EYT, SSK, Bağ-Kur… Emeklilik planlamasında kritik 15 kural

Sosyal Güvenlik Sistemi ve Emeklilik Planlaması

Milyonlarca çalışan, memur, esnaf ve şirket ortağı, sosyal güvenlik sistemi içinde emeklilik planlaması yaparken hangi statüden emekli olacaklarını ve eksik prim günlerini nasıl tamamlayacaklarını merak etmekte ve sık sık araştırmaktadır. Sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun, Dünya Gazetesi’ndeki köşe yazısında emeklilik sürecine dair kritik bilgileri ve dikkat edilmesi gereken noktaları detaylı bir şekilde ele almıştır.

Erdursun’un yazısına göre, 2006 yılında SSK, BAĞ-KUR ve Emekli Sandığı’nın SGK çatısı altında birleşmesi emeklilik sürecini sadeleştirmiştir. Ancak, 1 Ekim 2008 tarihinden önce sigortalı olanlar için emeklilik statüsü, son 2520 gün içindeki prim ödemelerine göre belirlenmektedir. Bu durum, kişinin SSK (4/A), Bağ-Kur (4/B) veya Emekli Sandığı (4/C) statüsünden hangisinde daha fazla prim ödeyip olursa, o statüden emekli olacağı anlamına gelmektedir.

Özel banka ve borsa sandıkları da emeklilik hesaplamalarında dikkate alınmaktadır. Yazıda, özellikle 08/09/1999 tarihinden önce işe başlayanların EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) kapsamında yaş şartı olmaksızın emeklilik hakkı elde edebileceği vurgulanmıştır. Bu tarihten sonra sigortalı olanlar ise yaş, prim günü ve sigortalılık süresi gibi kriterlere göre emeklilik haklarına sahip olabilmektedir.

Emeklilik planlaması yaparken, kişinin ilk sigortalı olduğu tarih, son ödenen prim statüsü, eksik prim günleri, borçlanma imkanı, isteğe bağlı sigorta ve yurtdışı borçlanması gibi birçok faktör göz önünde bulundurulmalıdır. Erdursun’a göre, isteğe bağlı sigorta ödeyenlerin SSK primlerinin Bağ-Kur statüsünde kabul edildiğini, fakat son 2520 günde SSK primlerinin ağır bastığı durumlarda 4/A statüsünden emekli olabileceğini belirtmektedir.

Emeklilik sürecinin sağlıklı bir şekilde yönetilebilmesi için vatandaşların e-Devlet üzerinden SGK hizmet dökümlerini alarak kendi durumlarını analiz etmeleri gerektiğini vurgulayan Erdursun, emeklilikte bilinçli planlamanın önemine de dikkat çekmektedir.

Sahte sigortalılık gibi durumların ciddi yaptırımlar doğurabileceğini hatırlatan Erdursun, her bireyin yasal ve doğru yollarla emekliliğe ulaşması gerektiğini vurgulamaktadır. Özellikle SSK emekliliğinin daha az primle daha yüksek maaş alma avantajına sahip olduğuna dikkat çeken Erdursun, emeklilik statüsü seçiminin kritik bir öneme sahip olduğunu belirtmektedir.

Related Posts

Petrol fiyatlarındaki gerilemenin Türkiye’nin enerji faturasını hafifleteceği öngörülüyor

ABD Başkanı Donald Trump’ın “kurtuluş günü” olarak nitelendirdiği 2 Nisan’dan bu yana Brent petrol yüzde 10,5 düşerek yaklaşık 7,8 dolar, WTI ham petrol ise yüzde 10,7 azalarak yaklaşık 7,6 dolar değer kaybetti.

Kentsel dönüşümde hızlı ve başarılı sonuç almanın yolu doğru sözleşmeden geçiyor

Depremin yine gündemin ilk sırasına oturduğu megakentte hukukçular, kentsel dönüşümün hızlı ve güvenli şekilde tamamlanabilmesi için sürecin avukat denetiminde ve doğru sözleşmeyle yürütülmesi gerektiğini vurguladı.

Zirai dondan etkilenene destek

DenizBank, zirai dondan etkilenen üreticilerin faaliyetlerini güvence altına almak amacıyla bir dizi finansal çözümü hayata geçirdi.

Maaş 100 milyon zarar 1.5 trilyon

Merkez Bankası 2023 ve 2024’te toplam 1.5 trilyon zarar etti. Merkez’in tepe yöneticilerine zarar edilen iki yılda toplam 100 milyon lira maaş ödendi.

IEA Başkanı’ndan kritik mineral tedarikinde “tekelleşmenin” engellenmesi çağrısı

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, temiz enerji teknolojilerinin imalatında kullanılan bakır ve çinko gibi kritik minerallerin tedarikinin bir veya iki ülkenin tekelinde olduğunu söyleyerek, “Temiz enerjide çeşitlilik olmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Belli bir ülke, bu kaynakların çok büyük bir kısmını eli altında tutarsa, bu gerçekten önemli bir risk olabilir.” ifadelerini kullandı.

Deprem fırsatçısı ev sahiplerine soğuk duş! Korkunun bile ticaretini yapıyoruz

İstanbul’da 23 Nisan çarşamba günü meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından vatandaşların farklı şehirlere yönelmesi, bu bölgelerde konut ve kira fiyatlarında ani artışlara yol açtı. Ticaret Bakanlığı ve emlak sektörü temsilcileri, yaşanan fiyat artışlarını “fırsatçılık” olarak nitelendirerek ciddi uyarılarda bulundu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir