Herkes somon sanıyordu ama… İşte BBC’nin araştırmasına göre en sağlıklı balık: 100 üzerinden 89 gibi dikkat çekici bir puan aldı

Sağlıklı Beslenme İçin En İyi Yiyecekler: Deniz Levreği

Sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için beslenme alışkanlıklarımıza dikkat etmemiz gerekiyor. Beslenme düzenimizde yer verdiğimiz yiyecekler, vücudumuz için hayati önem taşıyor. Peki, binlerce yiyecek arasından en besleyici olanlar hangileri?

BBC’nin yaptığı bilimsel bir araştırmaya göre, 1000’den fazla gıda incelendiğinde bir balık türü diğerlerini geride bırakarak en besleyici olarak belirlendi.

Yapılan değerlendirmede, her yiyeceğin vücudun günlük besin ihtiyacını karşılama kapasitesine göre puanlandığı belirtildi. Balık kategorisinde, deniz levreği olarak da bilinen bir tür, 100 üzerinden 89 puan alarak “dünyanın en sağlıklı balığı” unvanını kazandı.

Deniz Levreğini Özel Kılan Özellikler Neler?

Deniz levreği, neredeyse kusursuz bir besin profiline sahip. İşte onu öne çıkaran bazı temel özellikler:

  • Düşük Kalori, Yüksek Protein: 100 gramında sadece 79 kalori bulunan deniz levreği, 20 gram protein içeriğiyle kas yapısını destekler ve uzun süre tokluk hissi sağlar.
  • Kalp Dostu: Doymuş yağ oranı düşük olması, deniz levreğini kardiyovasküler sağlık için ideal hale getirir.
  • Vitamin ve Mineral Deposu: B12 vitamini sinir sistemi için gerekli olup, D vitamini ise kemik sağlığı için önemlidir.
  • Güçlü Antioksidan: İçerdiği selenyum sayesinde serbest radikallere karşı vücudu korurken, fosfor içeriği enerji metabolizmasını destekler.

Ancak Deniz Levreği Değil

Uzmanlar, deniz levreği yanında genel olarak balık tüketiminin, özellikle omega-3 yağ asitleri bakımından zengin yağlı balıkların önemli olduğunu vurgulamaktadır. Somon, sardalya, uskumru, ton balığı ve ringa gibi balıklar, kalp ve beyin sağlığı için gerekli olan omega-3 yağ asitlerini içerirler. Ayrıca yüksek kaliteli protein ve demir içerikleriyle bağışıklık sistemini güçlendirir ve vücuttaki iltihaplanmayı azaltırlar.

Related Posts

Yaygın virüs ‘öpücük hastalığına’ neden oluyor, kanser riskini de 5 kat artırıyor!

Dünya genelindeki çoğu insanın hayatının bir döneminde enfekte olduğu Epstein-Barr virüsünün (EBV), kansere yakalanma riskini önemli ölçüde artırabileceği ortaya çıktı. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) kanser araştırma ajansının yeni çalışmasına göre, yaygın görülen bu virüs, kişileri henüz kanser teşhisi almadan yıllar önce yüksek risk altına sokabiliyor.

Küçük bir hata büyük sorunlara yol açabilir! Yazın spor yaparken bu 5 yanlıştan kaçının

Yaz aylarında havaların ısınmasıyla birlikte açık hava aktivitelerine olan ilgi artıyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Safa Gürsoy, yaz sporlarında en sık yapılan 5 yanlışı anlattı, yazın spor yaralanmalarına karşı alınabilecek önlemleri sıraladı.

Erken teşhis ve doğru müdahaleyle KKKA’dan kurtulmak mümkün

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ömer Tamer Doğan, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’ne (KKKA) maruz kalanların erken ve doğru müdahaleyle hastalıktan rahatlıkla kurtulabildiğini belirtti. Doğan, yazılı açıklamasında, hastalığın bulaşma yolları, korunma yöntemleri ve tedavi süreçleri hakkında bilgi vererek, erken müdahalenin önemine dikkati çekti.

Otizm Tanısı Nasıl Konur?

Otizm tanısı nasıl konur? Uzmanlar, genetik testlerin otizmi net göstermediğini sadece otizm riskini ortaya koyacağını öne sürdü. 

Üzüntü, korku, kayıp tetikleyebiliyor! Kalp krizi değil, ‘Kırık Kalp Sendromu’

Kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan bu durumun, çoğunlukla duygusal şoklara verilen biyolojik bir yanıt olarak geliştiğini dile getiren Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, yoğun stres veya duygusal travmaların tetiklediği ve kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan ‘kırık kalp sendromu’ hakkında bilgi verdi.

Kalp hastalıklarına karşı nasıl korunuruz? Uzmandan hayati tavsiyeler

Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adem İlkay Diken, atardamarı sağlıklı olan insanların 90’lı yaşlarda bile efor kısıtlaması olmadan yaşadığını ancak atardamarlarına iyi bakmayanların 30’lu yaşlarda bypass olduğunu vurgulayarak, “Atardamarlarınız ne kadar iyi ise biyolojik yaşınız da o kadar iyi olacaktır” dedi.